Final bölümünde sizlere 5 Şubat 2020 İstanbul Sabiha Gökçen Pegasus Kazasını anlattım. İyi dinlemeler :)
Bu uçağı Işid mi düşürdü, yoksa pillotaj hatası mıydı yoksa uçakta bir arıza mı vardı? Kaza ile ilgili okumalar yapmaya çalışırken iyi SEO uzmanları olan ulusal ve uluslararası gazetelerden böyle büyük büyük başlıklarının arasından iyi bir şekilde bilgileri ayıklamak bi hayli zamanımı aldı. İşte karşınızda 31 Ekim 2015 Metro jet Şarm el şeyh kazası.
Sayın dinleyenler selamlar. Son yolculuğu gökyüzüne yapanların 23. Bölümündesiniz. Bu bölümde belki de gelecekteki uçuş kurallarını ve tasarımları etkileyen bir kazayı anlatacağım. Bu kaza 9 mayıs 2012 Sukhoi superjet kazası.
Merhabalar. Son yolculuğunu gök yüzüne yapanların 22. Bölümüne hoş geldiniz. Ülkemizdeki havacılık kazalarını anlatmak amacıyla çıktığım bu yolda zaman zaman ülkemiz dışından önemli kazaları da sizlere anlattım. Bu sefer Türk hava yollarının yurtdışında yaşanan bir kazasını anlatacağım. Bu kaza Türk uçaklarının karıştığı tarihteki son ölümlü vaka idi, ta ki çok kısa bir süre önceye kadar…
6 bilim insanımız ile birlikte toplam 57 vatandaşımızın hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan 30 Kasım 2007 Isparta kazası bu bölümümün konusu.Bu kazaya her açıdan bakacağız ve doğrunun bir gün elbet ortaya çıkacağını bilerek kesin doğruların ortaya çıkacağı günleri bekleyeceğiz.
20 mart 2003 tarihinde Amerika’nın ve birleşik krallığın da katkılarıyla İran-Irak savaşı başlayacaktı. Savaşın başlamasından hemen önce de İran Devrim Muhafızlarından 18i mürettebat 257 tane asker bilinmeyen bir görev için Zahedan havalimanından Kirman havalimanına uçacaktı. Belki savaşla alakalıydı belki de başka bir görev. Ama o askerler hiçbir zaman görev yerlerine ulaşamayacaktı…
26 Mayıs 2003’te Trabzon’da. İspanyol askerlerini taşıyan uçak düştü. Tüm mürettebat ve askerler yaşamını yitirdi...
Aslında o gün Atatürk havalimanından Avro RJ-70/100 uçağına binenler Diyarbakır’a sıradan bir yolculuk olacağını düşünüyorlardı muhtemelen. 5 mürettebat ve 75 yolcu ile havalanan uçak Ankara üzerinden Diyarbakır’a devam edecekti. Diyarbakır askeri hava üssü o zamanlar sivil havacılık uçuşları için de kullanılıyordu çünkü Diyarbakır’da başka havalimanı yoktu. ILS sistemi denilen yaklaşma sistemi bulunmayan bu havalimanı bir faciaya ramak kala işletilmeye devam ediyordu…
Hava koşulları her zaman uçuş şartlarını zorlaştıran etkenlerin başında gelmiştir. Sizlerle de daha önce karlı havaların aldığı canlar üzerine defalarca sohbet etme imkânımız olmuştu. Bu kez belki de ülkemizde kar deyince aklımıza ilk gelen yere gidiyoruz. 21 Mart 2000’e Uludağ’a ve yakınlarında düşen King Air C90’a.
Türk hava yollarına air bir Boeing 737-400 tipi uçak Adana’dan Ciddeye gidecek ve orada beklemekte olan Hacıları alıp ülkemize geri getirecekti. 2 Pilot ve 4 Kabin memuru ile Adana'dan havalanmıştı. Uçakta yolcu bulunmuyordu. Tek tesellimiz de bu olacaktı zaten…
Bu bölümde Ülkemizin sınırlarının dışına çıkarak JAL123 olarak bilinen 12 Ağustos 1985 Japon hava yolları 123 numaralı uçuşuna gidiyoruz
Takvim yaprakları bu sefer 6 şubat 1996’yı gösteriyordu.Türk şirketlerinin giderek artmaya başladığı havacılık camiasında, dönüm noktası olan bir kazayı anlatacağım...
Van’da evlerinde sevdiklerini bekleyenlere, görev/iş gereği Van’a gitmekte olanların ailelerine, mürettebatın ailelerinin yüreklerine bir kor düştü o gün...
Kıbrıs tarihindeki en büyük 4. Uçak kazası olan bu kazada 15 kişi yaşamını yitirmiştir...Belki de talia hvayolları kazası yaşanmasaydı türk havacılığı farkı bir yerlerde olabilirdi. Kim bilir…
Bu bölümde sizlere ege bölgesinden bir olayla geliyorum. 2 Ocak 1988 İzmir kazası.
Selamlar sayın havacılık severler. 10. Bölümümüzde sezon finalimizde ülkemizden çıkarak dünyadan bir uçak kazasını konuşmak istedim.Formula 1 pilotu Niki Lauda’yı bazılarınız bilir. Ateşlerin içinden kurtardığı yaşamıyla, fare’ye benzer suratıyla, efendiliği ve çalışkanlığıyla tanıyanlara ilham verebilecek bir kahramandır...
Tarih boyunca Ankara’da Esenboğa havalimanında meydana gelen çok fazla fecii uçak kazası oldu. Bunlar gerek havalimanı gerek hava koşulları gerekse de mürettebat kaynaklıydı. Ama bunların hepsinin Esenboğa havalimanını bulması tesadüf olamazdı…
Her şey yolunda giderken Isparta üzerindeyken Pilot’un “Antalya Havalimanını gördüm” dediği duyuluyordu. Peki Eğer kaptan pilot Antalya havalimanını gördüyse uçak nasıl oluyorda Ispartada karatepeye çakılmıştı?
3 Mart Pazar sabahı Paris aktarmalı İstanbul-Londra seferi yapacak olan TC-JAV tescilli Türk hava yolları uçağı 167 yolcu gibi az sayıda bir yolcu sayısı ile Paris’e ilk inişini yapmıştı. Normalde Paris’den Londraya da böyle az sayıda bir yolcu sayısıyla gitmesi beklenen uçak o gün özel bir durum nedeniyle neredeyse tamamen dolmuştu...
Bu bölümdeki konumuz 26 ocak 1974 İzmir’de 66 can kaybı yaşanan, o tarihe kadar Türk havacılığının en çok insan yaşamı kaybettiğimiz kazası.