Tadına Doyulmaz podcastte 32. konuğum, deniz biyoloğu, su altı fotoğrafçısı, belgesel yapımcısı,
yazar, ekoaktivist Mert Gökalp. Daha çok küçük yaşlarda Bodrum’da ailesiyle birlikte geçirdiği yaz 
tatillerinde denize, deniz canlılarına ve teknede yaşama vurulmuş Mert Gökalp. Bu sevdayla başlayan yüksek öğrenimini doktorasıyla tamamlamış. Su altı araştırmalarını“Türkiye Deniz Canlıları Rehberi” ve “İstanbul’un Deniz Canlıları” kitaplarında toplayan Mert Gökalp her biri çok değerli belgesellere de imza atmış bir belgesel yapımcısı. “Lüfer: Boğazın Prensi”, “ İstilacılar,” “Orfoz: Resifin Reisi” belgeselleri bunlar arasında en ses getirenleri. Son çalışma konularından biriyse deniz çayırlarının korunması. Mert Gökalp’in balıklara ve diğer deniz canlılarına olan hayranlığını dile getirdiği söyleşimizde ele aldığımız konulardan bazıları: 
- Anadolu coğrafyasındaki kıyıların canlı varlığının korunmasının önemi
- Denizlerde kirlilik
- İleri biyolojik arıtma tesislerinin önemi
- Müsilaj
- İç denizlerde endüstriyel balıkçılık
- Ekosistem temelli balıkçılık
- Haliçler, tatlı sular, doğal kumsal alanları ve resiflerin önemli?
- Belgesel yapımcılığın zorlukları 
- Tanpınar’ın Huzur romanından lüfer belgeseline lüfer
- Akdeniz’de deniz koruma alanlarının önemi ve orfoz belgeseli
- İstilacı balıklar
- Aslanbalığından uskumruya çiroza, balık istifinden balık hafızalıya dil hafızamızda deniz yansımaları Mert Gökalp’in küçükken kalamar dolması yaparak başlayan deniz mahsulü yemekleri sevdasıyla deniz canlılarına duyduğu saygıyla şekillenerek sorumlu tüketici anlayışıyla devam ediyor. Kıyılarımızı, denizlerimizi, deniz canlılarının hepsini korumak için farkındalık yaratıcı çalışmalarına büyük bir şevk ve azimle devam ediyor. Keyifli dinlemeler.